Nefes Alamıyoruz! Hüseyin Öztel, O Nem Sorununun Sebebini Açıkladı!

Havadaki %99 nem ne anlama geliyor? "Nefes almakta zorlanıyoruz" diyen pek çok insanın merak ettiği o rahatsız edici hissin bilimsel sebepleri açıklandı. Hüseyin Öztel'in detaylarıyla sunduğu bilgilerle nemin neden azalmadığı ve ne zaman sona ereceği hakkında uzman uyarısı...

Nefes Alamıyoruz! Hüseyin Öztel, O Nem Sorununun Sebebini Açıkladı!

Türkiye'yi etkisi altına almış olan bunaltıcı sıcaklıklarla birlikte yüksek nem oranı, yaşamı adeta bir kabusa dönüştürdü. Milyonlarca insan, "nefes almakta zorlanıyoruz, yapış yapış bir hal aldık" durumuna düştü. Peki, ortamda %99 nem bulunmasının anlamı ne ve neden bu kadar tahrip edici bir his yaşıyoruz? Tanınmış Meteoroloji Mühendisi Hüseyin Öztel, sosyal medya üzerinden yaptığı açıklamalarda, hem bu konudaki bazı yanlış anlamaları düzeltti hem de yüksek nemin ne kadar daha sürmeyeceği hakkında bilgi verdi.

huseyin-oztel-o-sirri-acikladi-nefes-alamiyoruz-dedigimiz-o-nem-neden-gitmiyor-iste-sebebi-ve-bitis-tarihi.jpg

EFSANE YERLE BİR OLDU: "%99 NEM" HAVANIN %99'U SU DEMEK DEĞİL!

Öztel, sık karşılaşılan bir yanılgıyı mizahi bir dille düzelterek başladı: "Havadaki nem oranı %99 gibi bir değerlendirme gördüğümüzde, bu havanın %99'unun su buharı olduğu anlamına gelmez. Azot ve oksijeni keyfimize göre %1'e düşürmek o kadar kolay değil. :)" Öztel, bu oranın, sıcaklık karşısında havanın su buharına doymaya ne kadar yakın olduğunu ifade ettiğini belirtti. Yani %100 nem, ortamın daha fazla su buharı tutamayacak kadar doymuş olduğu anlamına geliyor.

PEKİ NEDEN BU KADAR "YAPIŞ YAPIŞ" HİSSEDİYORUZ? İŞTE NEM TUZAĞI

Öztel, bunaltıcı hislerin arka planındaki bilimsel durumu sade bir şekilde açıkladı: İnsan bedeni, terlemeyle ısısını dengeler. Terin buharlaşması, vücut sıcaklığını düşürür. Ancak, nem oranı %90 gibi yüksek bir seviyeye ulaştığında, hava zaten su buharına doymaya çok yaklaşmış olduğundan buharlaşma süreci yavaşlar veya neredeyse durur. Bu durum, vücudumuzda oluşan terin buharlaşamadığı ve dolayısıyla serinleyemediğimiz anlamına gelir; böylelikle o yapışkan ve bunaltıcı hissi yaşarız. Öztel'in ifadesine göre, "yeni buharlaşma yüzeyleri yeterince yükselemiyor, atmosferde yayılmıyor ve böylece yer seviyesi dahil her yerde ‘nem var nem’ hissi oluşuyor."

GECELERİ NEDEN DAHA FAZLA BUNALIYORUZ?

Geceleri havanın biraz serinlemesine rağmen hâlâ bunaltıcı hislerin neden sürdüğünü açıklayan Öztel, "Su buharı, gecenin düşen sıcaklığıyla birlikte şehirlerin üzerinde herkese rahatsızlık veriyor," ifadesini kullandı. Yani, gün içinde buharlaşan nem, gece olduğu zaman şehrin üstüne adeta nemli bir örtü gibi çökerek tüm insanları bunaltıyor.

huseyin-oztel-o-sirri-acikladi-nefes-alamiyoruz-dedigimiz-o-nem-neden-gitmiyor-iste-sebebi-ve-bitis-tarihi-1.jpg

BU NEMLİ KABUS NE ZAMAN BITECEK?

Hüseyin Öztel'in öngörülerine dayanarak, bu zorluktan kurtulmak için biraz sabırlı olmamız gerektiğini belirtti. Uzman, bu durumun ortadan kalkması için kuvvetli bir rüzgarın hava kütlesini değiştirmesi gerektiğini ifade etti. Ancak mevcut tahminler doğrultusunda, "3-4 gün daha batıdan doğuya esen rüzgarların etkisiyle nem, hayatımızda kalmaya devam edecek." Yani, hafta sonuna kadar bu bunaltıcı ve yapış yapış hava şartlarıyla baş etmeye devam edeceğiz.

Öztel, zorlu süreçte herkes için sağlıklı günler dilerken, uzmanlar özellikle yaşlıların, çocukların ve kronik hastalığı olan bireylerin bol su içmelerini ve mümkünse öğle saatlerinde dışarı çıkmamalarını da vurguluyor.